İnsan, sırf insan olduğu için diline, ırkına, cinsiyetine, milliyetine, sosyal statüsüne ve rengine bakılmaksızın saygı değer bir varlıktır. İnsanın sahip olduğu bu ayrıcalıklar, Yüce Rabbimiz ’in insana bir lütfudur.
Kişinin sahip olduğu bu ayrıcalıklardan dolayı, hemcinslerini dışlaması, küçük görmesi, onlara karşı üstünlük taslaması ancak kendisindeki kuru ve mesnetsiz bir düşüncesinin mahsulü olabilir. Kişinin kendi tercihi olmadan sahip olduğu bu tür vasıflar, ayrışmak ve kibirlenmek için değil; tanışmak ve hayır yollarında yarışmak için verilmiştir. Yüce Rabbimiz Kur’an’da: “Ey insanlar! Doğrusu Biz sizleri bir erkekle bir dişiden yarattık. Sizi milletler ve kabileler haline koyduk ki birbirinizi kolayca tanıyasınız. Şüphesiz, Allah katında en değerliniz, O’na karşı gelmekten en çok sakınanızdır. Allah bilendir, haberdardır” (Hucurat,49/13) buyurmaktadır.
İnsanın canının, dininin, aklının, şerefinin, neslinin ve malının korunması, İslam’ın korumayı esas aldığı temel haklardandır. Aslında Allah Resulü (sav)’in bu dünyaya veda edeceği zaman irat ettiği Veda Hutbesi, yukarıdaki esasları da içine alacak şekilde asırlar öncesinden ortaya konulmuş evrensel insan hakları beyannamesinin nüvesini teşkil eder.
10 Aralık 1948’de yürürlüğe giren Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Beyannamesi’nden on üç asır önce irat edilen Veda hutbesi,yalnız Müslümanlara okunmuş sıradan bir hutbe olmayıp, bütün insanlığa yönelik tarihi bir sesleniş ve insan hakları evrensel beyannamesidir. Bu hutbe, İslam’ın temel konularına temas etmesi, kişisel hak ve özgürlüklere yani hayat hakkına, hürriyet hakkına, eşitlik hakkına, mülkiyet haklarına, kadın ve erkek haklarına vurgu yapması, cahiliye adetlerini ortadan kaldırması bakımından önemlidir.Hutbede 7-8 yerde geçen ve paragraf başlarını oluşturan “EY İNSANLAR!” hitabı, bu hutbenin evrensellik yönünü yani bütün insanlığa şamil olma özelliğini ortaya koyar.
Veda Hutbesinde yer alan “Canlarınız her türlü tecavüzden korunmuştur”ifadesi ile insanın maddi ve manevi varlığı korunmuştur.Bu ilkeye göre insan hayatı mukaddes ve dokunulmazdır. İnsana yönelik her türlü tecavüz dinen haram, hukuken yasak, ahlaken ise çirkindir. Bu husus Kur’an-ı Kerim’de şöyle vurgulanır:“Kim, bir cana veya yeryüzünde bozgunculuk çıkarmaya karşılık olmaksızın bir cana kıyarsa bütün insanları öldürmüş gibi olur.” (Maide,5/32)
Hutbede yer alan “Irz ve namusunuz her türlü tecavüzden korunmuştur”ifadesiyle kişilerin özel hayatı korunmuştur. Bu ilkeye göre kişilerin özel hayatının tecessüsü, gizli ve ayıp hallerinin araştırılması, aile hayatının ifşası haram ve yasaktır. Bu husus Kur’an-ı Kerim’de şöyle vurgulanır:“Ey iman edenler! Zannın çoğundan kaçının. Çünkü zannın bir kısmı günahtır. Birbirinizin kusurunu araştırmayın. Biriniz diğerinizi arkasından çekiştirmesin.”(Hucurat,49/12)
Hutbede yer alan “Mallarınız her türlü tecavüzden korunmuştur” ifadesi ile insanın mülkiyet hakkı güvenceye alınmıştır. Bu ilkeye göre insanın mülkiyet hakkı vardır. İzinsiz ve rızası dışında gasp edilemez. Bu husus Kur’an-ı Kerim’de şöyle vurgulanır: “Mallarınızı aranızda haksız sebeplerle yemeyin” (Bakara,2/188)Veda Hutbesinde yer alan“Kimin yanında bir emanet varsa onu sahibine versin” ifadesiyle mülkiyet hakkının kutsallığına, kişiler arasında olması gereken güven ve güvenilir olma ilkesine dikkat çekilmiştir. Bu husus Kur’an-ı Kerim’de şöyle dile getirilir:“Allah size, mutlaka emanetleri ehli olanlara vermenizi emreder”(Nisa,4/58)Yine hutbede geçen“Faizin her çeşidi kaldırılmıştır” ifadesiyle kişilerin iktisadi hakları her türlü tecavüzden korunmuştur. Bu ilkeye göre faiz ve insanların dara düştükleri halleri istismar eden her türlü muamele yasaklanmıştır. Bu hususta Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyurulur:“Allah, alım-satımı helâl, faizi haram kılmıştır.”(Bakara,2/275)
Evlenmek, her insanın hakkıdır. Evlenmek, aile yuvası kurmanın, çocuk sahibi olmanın ve nefsi iffet içinde muhafaza etmenin tek meşru yoludur. Veda Hutbesinde yer alan “Ey İnsanlar! Kadınların haklarına riayet etmenizi ve bu hususta Allah’ tan korkmanızı tavsiye ederim. Siz kadınları Allah’ın emaneti olarak aldınız. Ve onların namuslarını ve ismetlerini Allah adına söz vererek helal edindiniz. Sizin kadınlar üzerindeki hakkınız; onların, aile şerefini korumaları ve evlerinizi sizin hoşlanmadığınız hiç kimseye açmamaları, çiğnetmemeleridir. Kadınların da sizin üzerinizdeki hakları; örfe göre her türlü giyim ve yiyeceklerini temin etmenizdir” ifadeleriyleAllah Resulü(sav) öteden beri ihmal edilen, risaletiyle hak ve değer kazanan kadınların istismarını önlemek için sahip oldukları hakların hatırlanmasını ve emanet şuuruyla korunmasını istemiştir.Kur’an-ı Kerim bu konuyu şöyle dile getirir:”Ey insanlar! Sizi bir tek nefisten yaratan ve ondan da eşini yaratan ve ikisinden birçok erkekler ve kadınlar üretip yayan Rabbinizden sakının.”(Nisa,4/1)
Veda Hutbesinde yer alan“Ey insanlar! Rabbiniz bir, babanız birdir. Hepiniz Âdem’in çocuklarısınız, Âdem ise topraktandır. Allah yanında en değerli olanınız, Ona en çok saygı gösterip, emirlerine uyanınızdır.” ve “Ey müminler! Sözümü iyi dinleyiniz ve iyi muhafaza ediniz. Müslüman Müslüman’ın kardeşidir ve bütün Müslümanlar kardeştir. Din kardeşinize ait olan herhangi bir hakka tecavüz, başkasına helal değildir. Ancak gönül hoşluğuyla verilen başka. Ashabım! Nefsinize de zulmetmeyiniz. Nefsinizin de üzerinizde hakkı vardır.”“Müslüman Müslüman’ın kardeşidir”ifadeleriyle Allah Resulü(sav) bütün insanların yaratılış itibariyle ve insan olmaları hasebiyle birbirlerine eşit olduklarını net bir şekilde ortaya koyar. Kur’an-ı Kerim’de Yüce Rabbimiz de bu hususta:“Müminler ancak kardeştirler”(Hucurat,49/11)buyurmaktadır.
Resul-i Ekrem (sav) Efendimiz, “Ey İnsanlar” diye başlayan Veda Hutbesinde “Bu gününüz (bayram günü), bu ayınız (zilhicce ayı) ve bu beldeniz (Mekke diyarı) saygı değer ve dokunulmaz olduğu gibi (aranızda) kanlarınız, canlarınız, mallarınız ve namuslarınız da saygı değer ve dokunulmazdır” diyerek ister fiili olsun ister sözlü olsun bütün saldırılara kaşı insan onurunun saygın olduğunu haber vermiştir. (Buhari, İlim, 9) Veda Hutbesi,hem insanın kendisinin sahip olduğu temel hak ve özgürlükleri, hem de başkalarının hak ve özgürlüklerini koruması ve hak ihlali yapılmaması için insanlara yol gösteren muhteşem bir manifestodur.
Yeliz LİV
Çankırı İl Müftülüğü
İl Vaizi