12 Nisan Pazartesi akşamı kılacağımız teravih namazının ardından 13 Nisan Salı günü tutacağımız ilk oruçla Ramazan ayına girmiş bulunacağız inşallah. Sahuru ile seherlerimizi ihya ettiğimiz, orucu ile ruhlarımızı olgunlaştırdığımız ve teravihi ile gönüllerimizi dinlendirdiğimiz yeni bir arınma mevsimine daha gireceğiz inşallah. Ramazan, bireysel anlamda arınma ve yenilenme bilincimizi, sosyal boyutta ise yardımlaşma ve dayanışma duyarlılığımızı gözden geçirdiğimiz bir muhasebe mevsimidir. Nitekim Rabbimiz, “Ey iman edenler! Allah’a karşı gelmekten sakınmanız için oruç, sizden öncekilere farz kılındığı gibi size de farz kılındı.” (Bakara, 2/183.) buyurarak orucun, bizlere sorumluluklarımızı hatırlatan ve bizi takvaya eriştiren bir ibadet olduğuna dikkatimizi çekmektedir. Bu kapsamda bizler de her ramazan ayına ulaştığımızda bu bilinçle sorumluluklarımızı hatırımızda tutarak bu kıymetli dönemi ihya etmeye çalışırız. Bu zaman dilimi her yönüyle bizler için yaratılış gayemize uygun yaşamak noktasında bir eğitim sürecidir.
Mümin gönüllerde on bir ayın sultanı olarak yer eden Ramazan, bütün mahiyetiyle maddi ve manevi hastalıklarımız için bir şifa kaynağıdır, şifa ayıdır. Ramazan, her türlü günah ve hatadan dönmek için çaba sarf ettiğimiz ve böylece huzur bulduğumuz, halimizi Rabbimize arz ederek manevi hastalıklarımızdan kurtulmayı umduğumuz bir şifa ayıdır. Ramazan, “Sevdiğiniz şeylerden infak etmedikçe hayra ulaşamazsınız.” buyuran
Rabbimizin ikazı doğrultusunda hayır-hasenatımızla, yoksul, kimsesiz, garip ve muhtaçların dertlerine derman olarak cimrilik ve bencillik hastalığımızı tedaviye yöneldiğimiz bir şifa ayıdır. Tüm ibadetler; namazlarımız, zekatlarımız, oruçlarımız, dualarımız, mukabelelerimiz, hatimlerimiz, sadakalarımız manevi olarak bizleri güçlü kılan, kalbimizi arındıran, umudumuzu artıran, zorlukların üstesinden gelmede bize güç veren nimetlerdir.
Bu düşüncelerle ramazan ayının kıymetini bilerek, manevi anlamda kendimizi hazırlayarak ramazana girelim. Çocuklarımızın ve gençlerimizin Ramazan’ın güzelliklerini daha güzel yaşaması için planlar yapalım ve bu arınma ikliminin heyecan ve güzelliklerini onların temiz zihinlerinde ve gönüllerinde bırakalım. Yapacağımız yardımlarla fakirin, fukaranın ihtiyaç sahiplerinin gönüllerinde yer edinelim. Zekatlarımızla, fitrelerimizle, sadakalarımızla, kardeşliğimiz pekişmekte, gönüller birleşmekte ve hayat bereketlenmektedir. Salgın sebebiyle bu sene kalabalık iftar sofralarımız olmayacak ama bu durum iftarlarımızı paylaşmaya asla engel değildir. Yapacağımız aynî ve nakdî yardımlarla fakirin, fukaranın iftar sofralarında gönüllerimizi ve dualarımızı buluşturalım. Evde kılacağımız teravih namazlarımızla evlerimizde ailece ibadet ortamı oluşturalım. Bu düşüncelerle Ramazan ayının hepimize madden ve manen şifa olması duasıyla hayırlı bereketli Ramazanlar dilerim.