Bursa’da hafızlığını tamamlayan öğrencilerin icazet töreni Merinos AKKM Orhangazi salonunda yapıldı. Bursa İl Müftüsü İzani Turan programda bir açış konuşması yaptı.
Bursa İl Müftüsü İzani Turan konuşmasında Bursa’nın bir ulu şehir olduğundan ve şehir için hafızlığın öneminianlattı. Bursa yaşayan, ulu şehrin ruhuna, tarihine değer katan önemli insanlardan bahsetti.
Müftü İzani Turan Hafız ailelerine seslenerek sunları söyledi: Ben İl Müftüsü olarak konuşuyorum ama görünmeyen Kur’an ehli hocalarımız var. Hamele-i Kur’an olanlar, gecesini gündüzünü yavrularımıza katıp, bizim huzurumuza çıkaran hocalarımıza kalbi şükranlarımızı sunuyorum. Allah onlardan razı olsun. Çocuklarını bize emanet edenlerden, güvenenlerden Allah razı olsun. Hayır sahiplerimizden Allah razı olsun. Sonra da hepimizden Allah razı olsun. Çünkü hepimiz bir ucundan tutmaya çalışıyoruz. Hafızlık önemli bir mesele. Ne mutlu hafız annesi hafız babası olanlara! Ne mutlu hafız dedesi nenesi olanları! Cenabı Hak bizlerin torunlarına da nasip etsin inşallah.
Müftü Turan, konuşmasında birlikte çalıştığı yardımcılarına, personeline gayretlerinden dolayı teşekkür etti.
Mevlidi Nebi Etkinlikler kapsamında Bursa’da bulunan Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Huriye Martı da programa katılanlar arasındaydı ve bir konuşma yaptı.
Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Huriye Martı konuşmalarında, kuranın indiği dönemin şartlarında bahsetti. Karınlık bir devirde, zalimlerin yükselip mazlumların inlediğini, hak, hukuk, adalet yok olmuşken, Peygamberimize gelen “Oku” emriyle yeryüzünün aydınlandığını anlattı. Kuran’ın kendisini karanlıkları aydınlatan, doğruyla yanlışı birbirinden ayıran, hakikati gösteren, dosdoğru yola ileten kitap olduğunu söyledi. Yürüyen Kuran olan hafızların başarısını kutlamaya geldiğini söyleyen Prof. Dr. Martı, “Ailemde hafız olduğu için, hafız yetiştirmenin emek ve yürek gerektirdiğini, hocalarının nasıl gayret ettiklerini biliyorum” dedi.
Konuşmalarında Kuran’a dost olmanın üç yolu olduğunu anlatan Prof. Dr. Huriye Martı Şunları kaydetti. “Kur’an en başta tevhidi anlatır. Dünyada ne olduğunu ve olacağını anlatır. Ahireti anlatır, cenneti, cehennemi anlatır. İbadetlerden bahseder. Kur’an bir de ahlakı anlatır. Dolayısıyla Kur’an bizim hem imanımızı hem ibadet hayatımızı hem de güzel ahlakımızı oluşturan, yetiştiren, geliştiren kitaptır. Kur’an’ı sevmenin, Kuran’a dost olmanın üç yolu vardır. Birincisi; Kur’an okumak gerekir. İkinci yolu Kur’an’ı anlamaya çalışmaktır. Kur’an’ı anlamayan hayatı anlayamaz, insanı tanıyamaz, Rabbini bilemez. Üçüncü şartı ise Kur’an’ı yaşamaktır. Kur’an’ı yaşamak; ne emrediyorsa hayatına uygulayıp, yasakladığı şeylerden kaçınmak ile mümkündür.”
Programda hafızlığını tamalayan öğrencilerin “Taç Takma” merasimi de yapıldı. Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Huriye Martı, hafızlığını yaparken elim bir kaza sonucu hayatını kaybeden Semanur Uzun’un annesine tacını taktı. Salonu dolduran hafız yakınları ve izleyiciler duygu dolu anlar yaşadı.