Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, ABD ziyareti kapsamında New York’ta Müslüman Sivil Toplum Kuruluşları temsilcileri ile bir araya geldi.
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, ABD ziyareti kapsamında New York’ta Müslüman Sivil Toplum Kuruluşları temsilcileri ile bir araya geldi. Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Müslüman toplumlara birlik çağrısı yaparak, “Müslümanlar birbiriyle uğraşırken, bir taraftan yer altı ve yer üstü zenginliklerimiz gidiyor. Bir taraftan Kudüs ‘İsrail’in başkenti’ ilan ediliyor. Bir taraftan Mescid-i Aksa Müslümanlardan koparılmaya çalışılıyor. Bu konuda bizim hep uyanık olmamız lazım. Onun için ısrarla yorulmadan hakkı ve adaleti yaygınlaştırmaya çalışmamız gerekiyor” dedi.
Dünyanın bir tarafında her 3,5 saniyede bir insanın açlıktan, diğer tarafta ise her 3,5 saniyede ise bir insanın çok yemekten öldüğünü söyleyen Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Müslümanların yaşadıkları her yerde denge dininin mensubu olduklarını çevrelerine hissettirmeleri gerektiğini, İslam medeniyetinin bunun örnekleriyle dolu olduğunu ifade etti.
Bozulan dünyanın dengesi İslam ile sağlanır
Başkan Erbaş, 3,5 milyon Suriyelinin acılar içinde ülkelerinden kaçarak Türkiye’ye geldiğini, bazılarının ise başka ülkelere gittiğini hatırlatarak, “Şunu bizim yeniden hatırlamamız lazım. İslam, dünyanın dengesini bozmak isteyenlere fırsat vermemek ve dengesi bozulan dünyanın tekrar dengesini kurmak için gönderilmiş bir dindir” diye konuştu.
Başkan Erbaş, İslam’daki tüm ibadetlerin öne çıkan hikmetlerinden birisinin bu dengeyi sağlamak olduğunu ve insanların zulümden kaçınması gerektiğini vurguladı.
“Birlikte yaşama tecrübemizle insanların barış içerisinde yaşamalarına katkı sağlamalıyız”
Ümmet birliğinin önemine değinen Başkan Erbaş, konuşmasında şunlara yer verdi:
“Tarihten gelen birlikte yaşama tecrübemizle, farklı ırklardan, dinlerden ve mezheplerden kim olursa olsun barış içinde insanların yaşaması noktasında mutlaka katkı sağlamalıyız. Çünkü dinimizin adının anlamı barıştır. Bunun için olmazsa olmazlarımızdan en çok önem vermemiz gereken konulardan birisi eğitimdir. Din eğitimi, ahlak eğitimi, genel eğitim. Cehalet kötülüklerin anasıdır. O cehaleti ortadan kaldıracak şey de bilgidir, eğitimdir, ilimdir.”
İslamofobi ile mücadelede sahih din eğitiminin önemini vurgulayan Başkan Erbaş, “Bilgiyi gençlere, çocuklara ulaştırmaları için en önemli vasıtalarından biri de camilerimizdir. Camilerimizi bu konuda çok iyi değerlendirmemiz gerekir” ifadelerini kullandı.
İslam’ın benimsemediği bir din anlayışının ortaya çıktığını vurgulayan Başkan Erbaş, “Birileri o grupların eline silah verip terör örgütü haline dahi getirebiliyor. Dünyanın dengesini bu şekilde bozmak için gayret ediyorlar. Yanlış din algıları, DEAŞ, FETÖ, Boko Haram, Şebab gibi örgütlerin ortaya çıkmasına sebep oluyor ve onlar da gözlerini kırpmadan insan öldürecek derecede bir din algısı içine girmiş oluyorlar” dedi.
“Mezhepler haktır ama mezhepçilik doğru değildir”
Müslümanları bekleyen en tehlikeli durumlardan birinin mezhepçilik düşüncesinin doğuracağı tefrikanın olduğuna dikkat çeken Başkan Erbaş, “Buna bizler asla fırsat vermemeliyiz. Mezhepler haktır ama mezhepçilik doğru değildir” değerlendirmesinde bulundu.
STK temsilcilerinden Türkiye’ye ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’a teşekkür
Başkan Erbaş, konuşmasının ardından STK temsilcilerini dinledi. STK temsilcileri ise Türkiye’ye ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a Arakanlı Müslümanlara desteklerinden dolayı teşekkür etti.