8 Mart Dünya Kadınlar Günü münasebetiyle Konya İl Müftüsü Ahmet Poçanoğlu bir mesaj yayınladı. Poçanoğlu mesajında şunları kaydetti:
Allah’ın dini kadınlar için huzurun, güvenin, adaletin ve mutluluğun kaynağıdır. Rasüllullah (s.a.v) efendimiz kadınların haklarını koruyup gözeterek onları “Allah’ın emaneti” olarak tanımış ve tanımlamıştır.
Mümin erkekler ve mümin kadınlar birbirleriyle yardımlaşan birbirlerini cennete taşıyan “Ey iman edenler” hitabına birlikte muhatap olanlardır.
Rasülullah efendimizin çağlar üstü örnekliği ve rehberliği ile kadına bakışı; Kadına değer veren, zarif, kadının incinmemesi için rahmet yüklü yerleşik algılar ve ön yargılarla uyuşmayan bir bakıştır.
Din-i Mübin-i İslam cinsiyete değil insana odaklıdır.
İnsanlık onuruna saygıyı ve hayatın her alanında adaleti emreder. Hz. Adem ile Havva’nın çocukları Rablerinin yanında ırk, dil ve renkleri sayesinde değer kazanmadıkları gibi, cinsiyetleriyle de bir payeye erişemezler.
Rasülullah (s.a.v) efendimiz “Dikkat edin! Sizin hanımlarınız üzerinde haklarınız olduğu gibi, hanımlarınızın da sizin üzerinizde hakları vardır.“ diye hatırlatmada bulunmuş, bir tarafın diğer tarafı mağdur etmesine izin vermemiştir.
Hz. Peygamber (s.a.v) temel insan haklarını kullanarak hayata dâhil olan kadına engel olmuyor, Allah yanında sorumlulukları olan bir kul olarak dinini öğrenmesi için kadının eğitimine özel zaman ayırıyor. Fikirlerine değer verip dinliyor, sorularını cevapsız bırakmıyor, darda kalıp O’na koşan kadının sıkıntısına kulak veriyor. Kendisine yemek yapıp getiren ve ikramda bulunan kadınları geri çevirmiyor. Hastalanan bazı sahabi hanımları ziyaret ediyor, aile yakını olan kadınları evlerinde ziyaret ediyor. Yalnızca barış ve huzur dolu günleri değil savaş ve sıkıntı zamanlarını da kadınlarla paylaşıyor. Cephenin gerisinde yaralıları tedavi edip su taşıyan hanımlara emeklerinin karşılığı olarak ganimetten pay veriyor. Uhut günü elinde kılıç ile bedenini Rasülullah Efendimize siper eden kahraman Ümmü Ümare’yi “Sağıma ya da soluma nereye yönelsem onun çarpıştığını görüyordum” diyerek taltif ediyor.
Modernite, kadınlar için güç vurgusu yaparak ailede güç dengesini bozuyor, kadını bir meta gibi kullanarak onu itibarsızlaştırıyor ve harcıyor. Modernitenin tuzağına düşmeden Hakkın, adaletin zerafetin hakim olduğu kadın ve erkeğin birbirlerine rakip değil birbirlerini destekleyen bireyler olduğunu bilmeli, anlamalı ve yaşamalı. Eğer bunu başarabilirsek, bu anlayış, bizim huzurlu bir hayatı ve dünyayı inşa etmemize vesile olacaktır.
Bu itibarla “ 8 Mart Dünya Kadınlar Günü” nün kadının saygınlığı ve hakları konusunda önemli bir farkındalığa vesile olmasını, yaşanan sorunların çözümüne katkı sağlamasını, savaşın şiddetin, yoksulluk ve yoksunluğun mağdur ettiği nice kadına umut olmasını temenni ederim.