İstanbul Müftüsü Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz, Avcılar Merkez Camisi’nde gençlerle sabah namazında buluştu. Detaylar haberde…
Programa İstanbul Müftüsü Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz, Avcılar Kaymakamı Ömer Lütfi Yaran, Avcılar Müftüsü Bekir Derin, gençler ve cemaat katıldı. Kur’an-ı Kerim tilavetinin ardından tesbihatın yapıldığı buluşmada dualar edildi.
Programda yaptığı konuşmada insanın ahirette sual olunacağı en önemli şeyin ömrü olacağını vurgulayan Yılmaz, “Ömrün en değerli dönemi gençlik çağıdır. Gençlik dönemi çocukların olmak istediği, yaşlıların da sürekli kalmak istediği bir dönemdir. Çünkü gençliğin ayrı bir anlamı ve değeri var. Allah bu yüzden Kitab-ı Kerimi’nde peygamberlerin ve seçkin insanların genç olanlarından örnekler veriyor. Hz. Adem’in çocukları Habil ile Kabil’in kıssasında Habil’in adanmışlığı ve Kabil’in Allah’a isyan ile kardeşini öldürmesi, Hz. İbrahim’in Nemrud ve kavminin putlarına karşı tevhid mücadelesi, Hz. İsmail’in adanmışlığı ve teslimiyeti, Hz. Yusuf’un genç yaşta başından geçen problemler, Hz. Musa’nın Mısır’da Firavun’un sarayında çektiği sıkıntılar, Hz. Meryem’in iffetini korumak uğruna çektikleri, Ashâb-ı Kehf’in mücadelesi bunlara en güzel örnektir. Başta Kur’an ve Hz. Peygamber (s.a.s.)’in uygulamaları olmak üzere İslâm gençlere ve gençliğe büyük bir değer atfetmiştir. Hz. Peygamber’in etrafında sorumluluk ve yetki verdiği insanların büyük çoğunluğu gençlerden oluşmaktaydı. İmam-ı Ali, Mus’ab b. Umeyr, Muaz b. Cebel gibi sorumluluk verdiği insanların kısmı azamı genç insanlardı. Çünkü gençlerin heyecanı, coşkusu bir davanın devamı için çok önemlidir.” dedi.
Gençlere Allah inancı öğretmenin çok önemli olduğunu kaydeden Yılmaz, “İslam’ın Allah inancı gençlerimize öğreteceğimiz en önemli şeydir. Bilginin üç önemli kaynağı; tecrübi/laboratuar bilgisi, hikmet/felsefe/akli bilgisi ve üçüncü olarak vahiy bilgisidir. Gençlerimizin tecrübi bilgiye, akılla verilen bilgiye ama daha çok vahiy bilgisine ihtiyacı var. Gençlerimize bir de insanın ruhi ihtiyaçlarının bulunduğunu öğretmemiz lazım. Biz sadece beden ve ten için değil, ruhumuz için yaşıyoruz ve bu asıl değerli tarafımızdır. Gençlerimize hayatın sadece bu dünyadan ibaret olmadığını, ebedi hayatın varlığını öğretmeliyiz. Bu dünya hayatı ebedi hayatın mukaddimesidir. Ebedi hayatı bu dünyada kazanırız. Hayat deyince 50-60 yıllık bu dünyayı değil, ebedi alemi bilir, orada hesap vereceğimizin bilinciyle yaşarız. Hesap vereceğini bilmesi bu dünya hayatını anlamlı yaşaması demektir.” diye konuştu.
Gençlerle camide buluşmayı önemsediklerini belirten Yılmaz, “Gençlerimizin manevi duygularla mücehhez, cami ve cemaat ile barışık olması, manevi değerlerimizi kuşanarak yetişmesi çok önemli. Çünkü bizim geleceğimiz ve istikbalimiz onlar. Herkesin camiye secde ettiği yere kimi bırakacağını düşünerek hareket etmesi çok önemli. Fani dünyada yaşıyoruz. Mabetteki yerimize kim varis olacak? Evimizdeki mushafa kim sahip çıkacak? Evimizdeki seccadeyi kim kullanacak? Bunları şimdiden düşünüp yerimize haleflerimizi yetiştirmenin derdiğinde olmalıyız. Bu camide, mabette buluşmakla mümkündür. Bu yüzden Diyanet İşleri Başkanlığımız camide, Kur’an kursunda, 4-6 kurslarında sürekli gençlerimizle olmayı, gençlerimizin dini hayatla, manevi değerlerle bezenerek yetiştirilmesini önemseyen çalışmalara imza atıyor. Çünkü böyle yetişen gençlerimiz bize değer katıyor.” ifadelerini kullandı.
Namaz sonrası cemaate çorba ikram edildi.